+90 0212 438 42 06

Kriz ve Travma Müdahalesi21.5.2019

Kriz ve travma, psikiyatride uzun bir geçmişleri olmayan, bugünkü anlamıyla kullanımları oldukça yeni sayılan kavramlardır. Kriz, zorlayıcı yaşam olaylarını izleyen bir dönem, bir "dönüm noktası" olarak tanımlanırken, travma kişiyi aşırı korkutan, dehşet içinde bırakan, kişide çaresizlik  hissi yaratan, çoğu kez olağandışı ve beklenmedik olayların sebep olduğu etkiler olarak açıklanmaktadır. Kişinin bürünlüğünü bozan ve yaşantıda ciddi etkiler bırakan travmatik durumlar en çok doğal afetler, savaş, işkence, tecavüz gibi insan eliyle yaratılan yıkıcı deneyimler, ani ölümler, kazalar, ölümcü hastalıklar karşı karşıya gelme gibi durumların sonucunda ortaya çıkmaktadır. Krizin düzenli giden bir durumda meydana gelen bozukluk, olduğunu da eklersek trravmayla kesiştiği noktaları, benzerlikleri daha iyi saptamış oluruz.

Kriz sırasında bireyin, yaşantısında karşılaştığı çeşitli durumlarla baş edemeyecek ölçümde ruhsal dengesi sarsılır. Önceki deneyimkeri sonucu kazandığı başarılar ve denendiği çözüm yolları olayların üstesinden gelmesinde yetersiz kalır. Travma bozukluğundaysa kişi kendini bilişsel, ruhsal ve fiziksel bütünlüğünü kaybetmiş olarak duyumsar, dünyadaki yeri hakkında sağlıklı çıkarımlarda bulunamaz. Kendini değerlli ve güvende hissetme, dünyayı anlamlı ve yaşanabilir, diğer insanları iyi ve yardımsever görme gibi düşünceleri büyük oranda darbe almış olur.

Kriz veya travma yaşayan kişiye müdahaleyle birlikte, kişinin yaşam biçimini yeniden tasarlamak, sorunun kronikleşmesini engellemek, psişik dengesinin korunmasını sağlamak, hastaneye yatışları azaltmak amaçlanmaktadır. Bu süreçte kişi, yakın çevresinin de telkiniyle desteklenir. Ancak yardım eden kişi hastaya kaybedilenin yerini doldurmak veya acı veren gerçeği inkar ettirmek için değil, üzüntü, acı, öfke gibi duygularını paylaşması noktasında cesaret verme düşüncesiyle yaklaşmalıdır.

Krize müdahalede öncelikle hastanın dikkatlice dinlenmesi, duygularının paylaşılması, yaşadığı zorlukların anlaşılması gerekir. Kişinin destek alma/danışma nedeni, kriz sebebi, yaşam koşulları, kullanılan çözüm teknikleri gözden geçirilir, ancak hastanın geçmişiyle çok fazla ilgilenilmez. Kriz süresi ve daha önce yaşadığı benzer güçlükleri nasıl yendiği araştırılır. Kişinin panik ve depresyona yönelik eğilimi değerlendirilir. Öncelikle intihar riskli anlaşılmaya çalışılır. Çünkü intihar düşüncesi, kişinin bulunduğu ilk çözümlerden biri olarak akla gelir. Hasta, kendine güvenini ve karar verme becerisini yeniden kazanması için desteklenir. Krize müdahalede hastayla görüşmeler sınırlı sayıda olduğu için onu bitişe hazırlamak önemlidir. Süreçten sonraki döneme kısa süreli bir terapinin eklenmesi ayrıca gereklidir.

Travma sonrası tedavide hem ilaçların hem de psikolojik tedaviler etkili olmaktadır. Travmatik deneyimlerin herkesi aynı oranda etkilemediği açıktır. Bazı kişiler hemen hiç etkilenmez ve yaşantılarına devam edebilirken, bazı kişilerde travmatik belirtiler iş ve sosyal hayatlarını çok ciddi sekteye uğratacak ölçüde engellemektedir. Bu nedenle hastanın ihtiyacına uygun tedavi yaklaşımları uygulanmalıdır.

Travma sonrası iyileşme içinse en önemli adım kişinin kendisini travmanın kurbanı olarak değil, hayatta kalan olarak görmesini sağlamaktır. Bu kendine dönme, gelişme sürecinde birey, kendisi ve neleri başarabileceği hakkında farkındalık kazanmaya, yaşam hakkında sağlıklı kanaatleri artmaya başlamıştır.

Travmadan az etkilenmiş, yaşamını eskisi gibi sürdürebilen kişilere yeterince bilgilendirme yapılmalıdır. Travmadan çok etkilenmiş, önemli sorunlar yaşayan, ancak sosyal yaşantısını sürdürebilenlere danışmanlık ve kısa süreli psikolojik destek verilmelidir. Yaşantısı çok ciddi derecede etkilenmiş, ağır belirtiler taşıyanlara yoğunlaştırılmış psikolojik tedaviler, ilaç tedavileri veya hastahaneye yatış verilmelidir.

Bazı travma hastalarında rastlanan bir başka durum da travmanın bir tedavisinin olduğunun bilinmemesi ya da kişilerin travmayı hatırlamak istemeyerek yardım almayı geciktirmeleridir.

İyileşme önündeki en temel engeller arasında olayı hatırlamaktan kaçınma, yardım aramaya çekinme, insanlara güvenini kaybetme, umutsuzluk gibi nedenler gelmektedir.

Unutulmamalı ki, sorunların farkına varıp iyileşmek için yardım aramak travmanın yıkıcı etkilerini önemli ölçüde çözmeye başlayacaktır.

İlginizi Çekebilecek Diğer Bloglar

  • Koruyucu Kıyafetlerin Çeşitleri Hakkında Bilgiler
    Belirli bir faaliyetin yapılması için korunma amacı olmaksızın, taşınan veya giyilen donanımla birlikte kullanılan, ayrılabilir veya ayrılamaz nitelikteki koruyucu cihaz, alet veya malzemeyi ifade eder.
  • Yüksekte Çalışma Nedir
    Düşüldüğünde yaralanılan her nokta "Yüksekte Çalışma"dır. Yüksekte çalışma eğitimi için hemen arayın 0212 855 58 98 Taksim Danışmanlık Hizmetleri
  • VOC Ölçümü Nedir ?
    VOC Ölçümü; Kimyasal Maddelerle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Hakkında Yönetmelik Kapsamında belirtilen maruziyet sınır değerlerine uygun ortamın olup olmadığını anlamak için yapılan hava kalitesi ölçümüdür. Havada bulunan organik solvent ya da kimyasal
Firmamız T.C. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiştir.